23 Nisan 2024 Salı günü bir şahıs, pompalı tüfek ve mermileri ile siyasi iktidarın, tüm itirazlara rağmen açtığı, içinde birçok sorun barındıran İzmir Bayraklı Şehir Hastanesine gelmiştir. İhbar üzerine gelen güvenlik güçleri tarafından etkisiz hale getirilen şahıs, akşam saatlerinde tekrar gelerek, 9.katta bulunan hekim ve diğer sağlık emekçilerine saldırmıştır. Üstelik tüm güvenlik noktalarından geçerek!
Büyük bir felaketi bir yurttaşın dikkati önlemiştir.
Hekimlere ve diğer sağlık emekçilerine yönelik saldırıların had safhaya ulaştığı bu dönemde yaşadığımız olay, siyasi iktidarın hekimlerin, sağlık emekçilerinin yaşamını ve güvenliğini önemsemediğini net bir şekilde göstermiştir.
Hekimler ve diğer sağlık emekçileri de tıpkı avukatlar gibi iş yerlerinde, işlerini yaparken güvende değil.
Ağır çalışma koşulları yüzünden yurt dışına giden hekimlere “Gidiyorlarsa gitsinler” diyen bir anlayışın sahibi olan, “Şu an biz doktor beğenmiyoruz, doktor dövüyoruz” diyebilen bir toplum oluşturan iktidar, şiddetin önünü açmakta, şiddetin politik olduğunu açıkça göstermektedir.
Siyasal iktidara, sağlıkta şiddeti önlemek, hekimlere, diğer sağlık çalışanlarına ve avukatlara yönelik saldırıları engellemek için gerekli yasal düzenlemeleri yapma; koruyucu ve önleyici tedbirleri alma konusundaki görevini hatırlatıyoruz.