İzmir Barosu’nun Avukat Hakları Merkezi ile Arabuluculuk ve İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku komisyonlarının birlikteliği ile Arabuluculuk kurumu haklar ve sorunlar, arabuluculuğun Avukatlık Yasası bakımından değerlendirilmesi, Zorunlu Avukatlık Yasası ve 35A maddesinin değerlendirilmesi, zorunlu arabuluculuğun vatandaşa yönelik sorunları, riskleri, zorunlu arabuluculuk varsa zorunlu avukatlık da olmalı ve uzlaştırma ve arabuluculuk başlıklarının ele alındığı “Avukatlık ve Arabuluculuk” başlıklı bir forum gerçekleştirildi.
10 Ocak 2019 günü İzmir Barosu Konferans Salonu’nda gerçekleşen forumun moderatörlüğünü Av. Orhan Çetinbilek yaparken, Av. Mahmut Mavigül, Av. Ümit Görgülü Sevil, Av. Hatice Aslan Atabay, Av. Ozan Balım, Av. Hilal Çalkın ve Av. Aytül Arıkan konuşmacı olarak katıldılar. Dinleyici olarak katılan meslektaşlarımızın da konuya ilişkin görüşlerini paylaşmalarıyla oldukça verimli geçen forumda konuşan İzmir Barosu Başkanı Av. Özkan Yücel, ülkemizdeki şekliyle uygulanan arabuluculuğun sosyal devletin iflas ettiğinin devlet tarafından kabul edilmesi olduğunu ifade ederek, her ne kadar iyi niyetli gibi gösterilse de iyi niyet taşımadığını söyledi. Arabuluculuğun dava şartı olarak uygulanmasının sadece iş hukukunda değil, milyon dolarlık bir şirketle yüz bin lira sermayeli şirket karşı karşıya geldiğinde de işçiyle işveren arasındaki ilişkiden farklı bir şey olmayacağını hatırlatan Av. Özkan Yücel, “mesele burada güçlü ile güçsüzün aynı masaya oturtuluyor olmasıdır. Yarın çocuğu için okul parası almak zorunda olan, bankaya kredi borcu için alacağı parayı bekleyen bir işçinin yargılama süreci uzun sürecek diye on lira yerine beş lirayı kabul etmesi hiçbir biçimiyle serbest irade olarak yorumlanamaz” dedi. Tarafların görüşerek, uzlaşarak sonuç almalarını önemsediğini belirten Özkan Yücel Avukatlık Kanunu 35 A’yı anımsattı.
Arabulucular için de risk olduğunu ifade eden Av. Özkan Yücel, Daire Başkanlığı’nın yakın zamanda bireysel arabuluculuğu sonlandırmayı ve arabulucu görevlendirmelerinin merkezler üzerinden yapmayı planladığını dile getirdi.
“İhtiyari ya da zorunlu arabuluculuk hangisi devam edecek olursa olsun avukatı olmayan bir tarafın bir biçimde avukatla desteklenmesi, gücün eşitlenmesi gerekir” diyen Av. Özkan Yücel baro olarak, bir yandan zorunlu avukatlık için uğraşırken öte yandan arabuluculuğun ihtiyari olması, normal haline dönmesi için çaba göstereceklerini dile getirdi.
Arabuluculuk Daire Başkanı’nın çeşitli gruplarda dile getirdiği görüşlerine karşı arabulucuların “arabulucular bağımsızdır” demeleri gerektiğini söyleyen Av. Özkan Yücel söylenenlerin aslında arabulucu avukatlar üzerinde bir tahakküm kurma amacı taşıdığını ifade etti.
ETKİNLİK KAYDINI AŞAĞIDA İZLEYEBİLİRSİNİZ