BASIN AÇIKLAMALARI

Soma Katliamında Tanıklığımız Bakidir!

Sayfayı Yazdır Küçük Font Büyük Font

İzmir Barosu’nun davetiyle bir araya gelen çeşitli sivil toplum örgütleri Bölge Adliye Mahkemesi önünde yaptıkları basın açıklamasıyla Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi’nin tarihimizin en büyük iş cinayeti ile ilgili vermiş olduğu kararı protesto etti.

İzmir Barosu’nun davetiyle bir araya gelen çeşitli sivil toplum örgütleri Bölge Adliye Mahkemesi önünde yaptıkları basın açıklamasıyla Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi’nin tarihimizin en büyük iş cinayeti ile ilgili vermiş olduğu kararı protesto etti.

 

Van Barosu Başkanı Av. Zülküf Uçar, Soma Davası avukatları, iş cinayetinde yakınlarını kaybeden ailelerin temsilcileri, meslektaşlarımız ve çeşitli sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin katıldığı basın açıklamasını okuyan İzmir Barosu Başkanı Av. Özkan Yücel, “Bilmelisiniz ki; verilen bu karar, gerçeğin üstünü örtmeye yetmeyecektir. Katil hala katil, suç ortakları ise hala ayan beyan ortadadır” dedi.

 

Yapılan basın açıklamasının tamamını aşağıda okuyabilirsiniz

 

SOMA KATLİAMINDA TANIKLIĞIMIZ BAKİDİR!

 

 

13 Mayıs 2014 günü, Soma'da maden ocağında 301 işçi katledildi. Bir kent acı içinde kıvranırken, diğer yanda katiller ve yancıları katliamın izlerini örtmeye çalıştılar.

 

Dava karara çıktığında söylemiştik; “Biz bir kentin hayalet bir kasabaya dönüşmesinin şahidiyiz. Her sokak başına yayılmış cenaze evlerinin, arkası kesilmeyen selaların, nereye gideceğini, kime sığınacağını bilmeden şaşkın şaşkın başı boş sokaklarda gezinen çocukların şahidiyiz. Daha arama kurtarma çalışmaları sürerken, ailelerden alınmaya çalışılan “feragat imzalarının” şahidiyiz biz. Bütün bir kentte polis terörü estirilirken, avukatlar dahi işkenceden geçirilirken, arama kurtarma çalışmalarının yangından mal kaçırılırcasına sona erdirilmesinin şahidiyiz. Atılan tekmenin ve o tekme karşısında, acısı, onuru, öfkesi hepsi bir anda yüzüne yansımış insanların çaresizliğinin şahidiyiz.”

 

Öfke azalsın, insanlar vazgeçsin, yaşanan hukuksuzluğu kimse görmesin diye yıllara yayarak; asıl faillerden Alp Gürkan'ın da aralarında olduğu 35 sanığın beraat ettirildiği, diğer sanıkların ise göstermelik cezalara çarptırıldığı bir kararla dava kapatılmak istenmişti.

 

Şimdi ise, İzmir Bölge Adliyesi ceza dairesi tarafından yerel mahkeme kararı onanmış kararla birlikte asli faillerden Can Gürkan tahliye edilmiş ve madencilik yapma yetkisi de iade edilmiştir. Vicdanları kanatan bu kararla birlikte biz de söylemekte sakınca görmüyoruz: Tanıklığımız bakidir! Üstelik bu tanıklığa yargının içine düşürüldüğü felaketi de ekledik. Bilmelisiniz ki; verilen bu karar, gerçeğin üstünü örtmeye yetmeyecektir. Katil hala katil, suç ortakları ise hala ayan beyan ortadadır.

 

Ne yerel mahkeme kararının ve ne de bu kararı onayan İstinaf kararının toplum vicdanında bir karşılığı yoktur.

 

Biz biliyoruz ki, Soma yargılaması gerçeği bulmanın bir aracı, gerçeğe ulaşmanın bir yolu değil, failleri aklamanın bir aracı olmuştur. Fili tarif edip, tarif edilenin fare olduğuna inandırmaya çalışan yargılama süreci de sayfalarca karar da vicdanları serinletmeye yetmeyecektir.

 

Kararı verenlere de hatırlatmak isteriz. Verdiğiniz kararla, 301 madenciyle beraber onların adalet bekleyen yakınlarını, eşlerini, çocuklarını, kardeşlerini, annelerini ve babalarını da öldürdünüz. Bu karar yeni ölümlere davetiye çıkaracaktır emin olunuz.

 

Çünkü ölüm, yalnızca üzerinize yıkılan tonlarca toprakla, yerin kilometrelerce altında yanıp kavrulmakla gelmiyor. Adaleti ve vicdanı yok sayan kararlar da yeniden yeniden ve yeniden öldürüyor insanları.

 

İzmir Barosu, ne katilleri ne de katillere yol verenleri unutacak.