2018-2019 dönemi Adli Yılı, İzmir Adliyesi’nde yapılan törenle açıldı. İzmir Adliyesi Atatürk Anıtı’na çelenk sunumu ile başlayan törende İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Faruk Aydıner ve İzmir Barosu Başkan Vekili Av. Mustafa Çetin adli yıl açılış konuşmalarını gerçekleştirdiler.
İzmir Barosu Resim Grubu’nun eserlerinden oluşan serginin ziyarete açılmasının ardından İzmir Barosu’nun Adliye’de buluna biriminde bir kokteyl ve müzik dinletisi gerçekleştirildi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Faruk Aydıner, İzmir Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı İbrahim Korkmaz, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Başkanı Turhan Eğlenoğlu, İzmir Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Ali Telli, İzmir Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın, İzmir Barosu Yönetim Kurulu Üyeleri, avukatlar, hakim, savcı ve idari personelin de katıldığı törende konuşan Baro Başkan Vekilimiz Av. Mustafa Çetin “Siyasetin ilgisinden uzak; tarafsız, bağımsız bir yargı için zaman diyalog ve işbirliği zamanıdır. Biz avukatlar işbirliğine, el birliğine, diyaloga hazırız” diyen İzmir Barosu Başkan Vekili Av. Mustafa Çetin’in Adli Yıl Açılış konuşmasının tamamı ise şöyle:
Sayın
Başsavcım
Adalet Komisyonu Başkanım,
Bölge Adliye Mahkemesi Başkanım
Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcım
Bölge İdare Mahkemesi Başkanım,
Sayın Protokol Üyeleri,
Kıymetli Avukat, Hâkim, Savcı Meslektaşlarım,
Saygıdeğer Misafirlerimiz,
Basınımızın Güzide Temsilcileri;
Hepinizi, şahsım ve Baromuzun seçilmiş tüm kurulları adına saygıyla selamlıyorum.
Bugün 03 Eylül 2018. 2018-2019 Adli Yılı’nın ilk günü.
Dört gün önce kutladığımız, emperyalist güçlere karşı tarihte eşi benzeri görülmeyen bir zaferle taçlandırılan 30 Ağustos Zafer Bayramımızın 96. yıldönümünde; barış içinde, bir arada bir toplum yaratma fikriyle, bugünlerimizi, bağımsızlığımızı, Cumhuriyetimizi ve Cumhuriyetin temsil ettiği çağdaş değerlerimizi borçlu olduğumuz Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını, şehit ve gazilerimizi tekrar rahmet, minnet ve saygı ile anıyorum.
İki gün önce de 1 Eylül Dünya Barış Günüydü. Savaşlar yıkımdır felakettir diyoruz. Ancak ne yazık ki Dünyada ve Bölgemizde irili ufaklı ölçekte birçok savaş ve silahlı çatışmalarda mezhebi, dini ya da ırkı gerekçe gösterilerek insanlar canlarını yitiriyor.
Savaşların, terörün ve emperyalizm sarmalının sona erdiği barışın, huzurun hüküm sürdüğü bir gelecek temenni ediyorum.
Değerli meslektaşlarım;
Her Adli Yılda neredeyse benzer sorunları konuşur bu sorunlara çözüm ararız. Yargı Camiamızın çözüm bekleyen birçok sorunu vardır.
Adalet, mülkün yani ülkenin temelidir.
Demokratik Hukuk Devletinin en önemli olmazsa olmazları,
Hukukun üstünlüğü, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı, hakim güvencesi, savunma hakkının kutsallığı, adil yargılanma ve hukukun eşitliği ilkesidir.
Maalesef yargıya olan güven çok azalmıştır. Özellikle hain kalkışma sonrasında, yargı mensuplarının bir kısmının terörist faaliyetlerin odağında yer alması, tamamen güven mesleği olan yargıya olan itibarın azalmasına neden olan sebeplerin bir tanesidir.
Bu vesile ile bir kez daha hain darbe girişimini lanetliyorum.
Toplumun yargıya güven duymadığı bir hukuk sisteminde, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı sağlanamaz.
Yargının kalitesinin sağlanması bakımından, önemli bir faktör de kaliteli ve etkili bir hukuk eğitimidir. Lisans, lisansüstü, doktora eğitimlerinin yanında meslek öncesi, meslek içi eğitimin belli bir standardın ve kalitenin üzerinde olması gerekir.
Hukuk fakültelerinin sayısında son yıllarda yaşanan olağanüstü artış, YÖK’ün ilk 150 bine giren öğrencilerin, hukuk fakültelerine tercih yapabileceği kararını bu yıl 190 bine çıkarması, hukuk fakültelerindeki eğitim kalitesinin düşmesi, hukuk sistemimiz bakımından çok önemli riskler doğurmuştur. Bu risklerin en önemlisi yetersiz hukuk eğitimi alan kişilerin hakim, savcı ve avukat olmasıdır.
Bu nedenlerle bir an önce yargıya olan güveni artırmak için Yargı reformu yapılarak, hukuk fakültelerinin lisans eğitimlerinin; daha iyi ve etkin bir eğitim için asgari 5 yıla çıkartılması, avukatlık sınavının getirilmesi, Üniversite sınavlarında Hukuk Fakültelerine girişin kademeli olarak ilk 50 bine çekilmesi, insanlara çocuk yaşta hukuk bilincini ve hukuk kültürünü aşılamak için ”Hukuk Girişi” dersinin orta öğretimden itibaren ders olarak okutulması, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı ve hakim güvencesi için gerekli adımların atılması gerekmektedir.
11 Ağustos 2018 tarihinde Aydın Barosu ev sahipliğinde gerçekleştirilen Genişletilmiş Ege-Marmara Baro Başkanları Toplantısı'nda da;
Ülkemizde yaşanan ekonomik krizi değerlendiren Baro Başkanları, bir süper gücün emperyalist küstahlığı ile karşı karşıya bulunduğumuzu tespit etmektedirler. Bu aşamada, gelinen noktaya dair eleştirilerini saklı tutan baro başkanları, krizin aşılması bağlamında iktisaden yapılması gereken düzenlemeleri yeterli kılabilecek en önemli değişikliğin, “yapısal reform” başlığı altında “yargı reformu” olduğuna işaret etmektedirler.
Yargının güvenilir olabilmesi, onun bağımsız ve tarafsız olması ile olasıdır. Baro Başkanları, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı noktasında, sadece kendi yurttaşlarına değil, dünya kamuoyuna da güvence verilmedikçe, krizin aşılabilmesinin olası bulunmadığı kanısındadırlar.”denilmiştir.
Saygıdeğer Konuklar;
Unutmayalım ki, güvenilir, inanılır ve saygı duyulur bir adalet kurumu için hakim savcı ve avukat menfaatleri farklı ve birbirleriyle yarışan değildir. Adalete saygı ve güven kalmazsa kaybeden tüm hukukçular ve millet olacaktır.
Bizler yargının; artık tartışmaların odağında olmasını istemiyoruz. Yargının güvenilirliği ve itibarına kavuşması için hepimizin ortak çalışmasına ihtiyacı var. Siyasetin ilgisinden uzak; tarafsız, bağımsız bir yargı için zaman diyalog ve işbirliği zamanıdır. Biz avukatlar işbirliğine, el birliğine, diyaloga hazırız.
Saygıdeğer Konuklar;
Daha çok hukuk devleti, daha çok hukukun üstünlüğü, daha çok insan hakları ve daha çok demokrasiye ihtiyacımız var. Adaletin güçlü olması herkes için güvencedir. Ülke olarak bizi aydınlığa kavuşturacak birlik ve beraberlik duygumuzu pekiştirecek kavramlar bunlardır.
Sözlerimi Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün; “ADALET GÜCÜ BAĞIMSIZ OLMAYAN BİR MİLLETİN, DEVLET HALİNDE VARLIĞI KABUL OLUNMAZ.” Sözüyle bitirmek istiyorum.
Yeni adli yılda, savunmaya saygı gösterildiği, yargımızın bağımsız, hukukun üstün, hakim güvencesinin esas alındığı bir yıl olması temennisiyle, yeni Adli Yılın meslektaşlarımıza, yargı camiamıza, ülkemize ve adalet bekleyen tüm yurttaşlarımıza hayırlı olmasını dilerim.
Hepinize teşekkür ederim.
Saygılar sunarım.03.09.2018
İzmir Barosu Başkan Vekili
Av Mustafa ÇETİN