HABERLER

🏠  Anasayfa  ➝  Haberler

14. Türk Alman Tıp Hukuku Sempozyumu İzmir Barosu’nun Ev Sahipliğinde Gerçekleşti.

Sayfayı Yazdır Küçük Font Büyük Font

Türk Alman Tıp Hukuku Sempozyumu’nun on dördüncüsü İzmir Barosu ev sahipliğinde, İzmir Barosu, İstanbul Medeniyet Üniversitesi ve Martin Luther Üniversitesi işbirliği ile 29-30 Eylül 2017 günlerinde düzenlendi.

10:44 . 02 Ekim 2017

Türk Alman Tıp Hukuku Sempozyumu’nun on dördüncüsü İzmir Barosu ev sahipliğinde, İzmir Barosu, İstanbul Medeniyet Üniversitesi ve Martin Luther Üniversitesi işbirliği ile 29-30 Eylül 2017 günlerinde düzenlendi.

 

“Tıp Hukukunda Bilirkişilik” başlığı altında düzenlenen sempozyumun açılış konuşmasını yapan İzmir Barosu Başkanı Av. Aydın Özcan, İzmir Barosu’nun son yıllarda uluslararası bir baro olma yolunda önemli adımlar attığını, yapılan bu sempozyumun da bu önemli adımlardan biri olduğunu söyledi.

 

Meslektaşlarımız ve doktorların yoğun ilgi gösterdiği çalışmanın açılış konuşmalarını İzmir Barosu Başkanı Av. Aydın Özcan, Martin Luther Üniversitesi Tıp Hukuku Etik Merkezi Müdürü Prof. Dr. Henning Rosenau ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi Tıp Hukuku Araştırmaları Birimi Başkanı Prof. Dr. Dr. h.c. Hakan Hakeri yaptı.

 

Sempozyumun açılış konuşmasını yapan İzmir Barosu Başkanı Av. Aydın Özcan, son yıllarda tıp hukukunun çok genişleyen bir dal olduğunu ve neredeyse bir ana bilim dalı haline geldiğini ifade ederek sağlık arayışı içinde olan yurttaşların zaman zaman karşılaştıkları sorunların çözüme kavuşturulması için sağlık hukukunun inceliklerini bilen hukukçulara ihtiyaç olduğunu söyledi. Baro Başkanı Av. Aydın Özcan gittikçe gençleşen bir baro olan İzmir Barosu’nun genç avukatların mesleki gelişimi için sürekli yeni ve güncel çalışmalar yaptığını ve projeler ürettiğini söyleyerek bu anlamda yabancı barolarla işbirlikleri geliştirdiklerini ifade etti. 10 Kasım’da Selanik Barosu’nun davetlisi olarak Selanik’e gideceklerini ve burada İzmir Barosu, Selanik Barosu ve Filibe Barosu’nun birlikte kadın hakları, çocuk hakları ve uyuşturucu madde bağımlılığı konularında bir toplantı düzenleyeceklerini, hemen ardından aynı toplantının Filibe Barosu’nda ve sonrasında da İzmir’de düzenleneceğini ifade eden Özcan, Almanya’daki barolarla da işbirliği geliştirmeyi hedeflediklerini ifade etti.

 

İki gün ve beş oturum olarak yapılan sempozyumun ilk oturumunun başkanlığını Prof. Dr. Henning Rosenau’nun yaptı. “Tıp Hukukunda Bilirkişinin Rolü” başlıklı oturuma Prof. Dr. Caroline Meller-Hannich, Prof. Dr. Erdem Özkara ve Yrd. Doç. Dr. Yahya Deryal katılırken, oturum başkanlığını Prof. Dr. Ekin Özgür Aktaş’ın yaptığı “Uygulamada Tıbbi Bilirkişilik” başlıklı oturuma ise Prof. Dr. Dr. h.c. Hakan Hakeri ve Doç. Dr. Serkan Çınarlı konuşmacı olarak katıldılar. Başkanlığını Prof. Dr. Caroline Meller-Hannich’in yaptığı “Adli Tıp Uygulamalarında Bilirkişi” başlıklı ilk günün son oturuma ise Prof. Dr. med. Rüdiger Lessig ile Prof. Dr. Ekin Özgür Aktaş konuşmacı olarak katıldılar.

 

Sempozyumun ikinci günü gerçekleştirilen “Türk Hukukunda Yeni Bilirkişilik Kanunu ve Yönetmeliği” başlıklı ilk oturumun başkanlığını Prof. Dr. med. Rüdiger Lessig yaparken oturuma Adalet Bakanlığı Bilirkişilik Daire Başkanı İzzet Başara ile Prof. Dr. Dr. h.c. Yener Ünver konuşmacı olarak katıldılar. Günün ve sempozyumun “Bilirkişinin Sorumluluğu” başlıklı son oturumunu ise Prof. Dr. Dr. h.c. Yener Ünver yaptı. Oturuma Prof. Dr. Henning Rosenau ve Prof. Dr. Veli Özer Özbek konuşmacı olarak katıldılar.

 

Sempozyumun kapanış konuşmasını yapan İzmir Barosu Sağlık Hukuku Komisyonu Sorumlu Yönetim Kurulu üyesi Av. Nilay Ertem Durlu, tıp hukukunun ele alınması gereken önemli bir konu olduğunu düşündüklerini ve bu nedenle bu çalışmanın ev sahipliğini mutlulukla yaptıklarını ifade ederek katılımın yoğunluğundan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Sempozyuma katılan avukatların yeni vakalar incelemekte ve bilirkişi raporlarına hakim olmakta oldukça önemli bilgiler edindiğini söyleyen Av. Nilay Ertem Durlu, “tıp hukuku gibi özel bir alanda bilirkişi raporuna hakim olmak aynı zamanda yargılamanın ondan sonraki aşamalarına da hakim olmak ve yön verebilmek anlamına gelecektir” dedi.

 

İstanbul Medeniyet Üniversitesi Tıp Hukuku Araştırmaları Birimi Başkanı Prof. Dr. Dr. h.c. Hakan Hakeri ise İzmir Barosu’na katkılarından dolayı teşekkür ederek, çalışmanın on dört yıldır düzenli olarak gerçekleşen Türk Alman Tıp Hukuku Sempozyumlarının en geniş katılımlılarından biri olduğunu söyledi.

 

Martin Luther Üniversitesi Tıp Hukuku Etik Merkezi Müdürü Prof. Dr. Henning Rosenau ise iki gün boyunca süren çalışma boyunca birçok yeni soruyla karşı karşıya kaldıklarını ifade ederek bu konularda daha fazla çalışma yapmanın gerekliliğini vurguladı. İzmir Barosu’na desteği ve misafirperverliği için teşekkür eden Rosenau İzmir’de yapılan çalışmayla daha da cesaretlendiklerini ve bundan sonra da Türk Alman Tıp Hukuku çalışmalarını sürdürmek istediklerini söyledi.